Hareketler açısından baktığımızda yaptığımız çalışmada kas yoğunluğunu arttırma, kardiyovasküler kondisyonlama, nöromüsküler koordinasyon dışında özellikle fasya odaklı çalışıyoruz.
Fasya tüm bedenimizi saran bir bağ doku. Fasya her geçen yıl yapılan araştırmalar neticesinde yeniden keşfediliyor ve her geçen yıl daha fazla önem kazanıyor.
Derslerimizin en önemli özelliklerinden birinin fasyal dokuların optimal bir şekilde yeniden şekillenmesi üzerine olduğunu belirtmek istiyorum. Derslerimizde hareketlere ilave olarak nefes ve meditasyon çalışmaları da uyguluyoruz. Fasya anatomik olarak 4 gruba ayrılıyor ve birer cümle ile yazacak olursam;
*Tüm vücudu kaplayan deri altı süperfisyal / yüzeysel fasya
*Kas iskelet sistemi fasyası
*Visseral, iç organları saran fasya. Organlara giden sinir ve damarlar bu yapılar tarafından sağlanıyor.
*Meninks fasya; beyni korumakla görevli olan.
Fasya iyi kondisyone edildiğinde yaralanmaktan korunarak minumum enerji ile yüksek performans elde ediliyor. Fasyanın yeniden yapılanması kollajen üretimi, hücre yenilenmesi ve yara iyileşmesi üzerinde büyük role sahip.
Genel olarak optimal bir fasyal gövde ağı demek bedenin güçlü, hızlı, genç, dayanıklı olması demek.
Fasyadaki değişiklikler sadece bedeni değil kişinin duygu durumunu ve karakterini de etkilemekte olduğunu biliyoruz. Eklem sağlığı, organ sağlığı, sıvı hareketi, hepsi sağlıklı bütünleşmiş çalışan bir fasya sistemine bağlı.
Bugüne kadar nedeni bilinmeyen bazı hastalıklar ile fasyanın ilişkisi günümüzde önemli araştırma konuları içinde yer alıyor. Ayrıca kanser ile fasyanın ilişkisi de araştırılmaya devam ediyor.
Detaylı bilgilendirme için lütfen iletişime geçiniz.
Sevgiyle